lundi 2 mars 2015


samedi 28 janvier 2012

ATTİLA’NIN İZİNDE


LA CHEPPE / Attila’nın İzinde
Yirmi Kadar Kazak Gencin Kutlu Ziyareti

Geçen hafta, Kazakistan’ın başkenti Astana’dan gelen yaklaşık 20 gençten oluşan bir grup, öğretmenleri ve Grigori Tomski eşliğinde ataları Attila’nın izini sürdü.
Kazak gençler, başkan Sylvain Duthoit ve Pierre Rabiet tarafından Attila Kampı Derneği lokaline kabul edildiler.  
Bir Kazak öğretmenin «olağanüstü bir yer» dediği Attila Kampı’nın ziyaretinin ardından La Cheppe kutlama salonuna alındılar. Kazak şarkısı, şiiri ve danslarının ardından Profesör Tomski icat etmiş olduğu oyunu, JIPTO’yu (Jeu intellectuel de poursuite de Tomski / Tomski’nin Entelektüel Kovalamaca Oyunu) tanıttı, kamptaki öğrenci ve yetişkin, Kazak ve Fransızlar arasında yapılacak turnuvaya küçük büyük herkesi davet etti. UNESCO tarafından tanınan bu oyun sanatsal, edebi ve matematiksel yaratıcılıkta etkili bir uyarıcıdır.
Profesör Tomski aynı zamanda katılımcıları çeşitli sanatsal kompozisyonlar oluşturarak oyun takımları yapmaya teşvik etti. Çocuklar ve yetişkinler JIPTO’ya özel bir ilgi gösterdiler, belki yıl içerisinde başka turnuvalar olacak, kazanmak için çalışmak gerekecektir.  Bu buluşmanın amacı Attila olduğundan, Profesör Tomski’nin «Tutkum Attila» adlı projeyi tanıtmak için La Cheppe belediye başkanı, Reims Gustave Eiffel Meslek Lisesi müdür yardımcısı Mme Regnier-Lelong ve Profesör Mme Nijakowski ile görüşmesi kaçınılmazdı.
Kazakistan Cheppe’lilere hiç olmadığı kadar yakınlaşıyordu.
Dil engeline rağmen birbirimizi anlayabilmemiz gerçekten her zaman mümkündür.
Yaşasın Attila, Kazakistan ve La Cheppe!

mercredi 12 mars 2008

JIPTO

© Evin Okçuoğlu:

Jiptodur oyun adı
Beş taş ile oynandı
Büyük taştan kaçınca
Küçükler puan aldı.

Jiptoyu ister misin?
Gezmeyi sever misin?
Atlayıp üç engeli
Yollara düşer misin?

Artık jipto falcıyız
Mutluyuz sağlıklıyız
Her gün jipto oynadık
Aşk para var şanslıyız










Düş

© JIPTO, Grigori TOMSKI, 1988-2006
Sanatçı. : Ceylan MUTLU

Attila türkleri yine birleştire bilir

Ben, Türgen - Grigori Tomski 5.12.1947 Yakutistanda - Rusiya Federasyonunun Saha Cumhuryietinde doğdum. Yakutiya ve St. Petersburg universitelerini bitirdim. Sonralar Parisin Dofin ve Dekart universitelerini de bitirdim, Paris Uluslararası Diplomatiya Akademisinin diplomasını aldım. 1992-1998-ci yıllarda Yakutistanın UNESKO-da Temsilcisi oldum. Türgen matematik dalında profesör-doktor, Uluslararası İlişkiler ve Uluslararası hükuk sahasında tanınmış uzmandır.
Şu anda Parisde oturuyorum ve ilmi çalışmalarımı sürdürüyorum. 2001de ben "Attilanın dostları" tarihi romanını yayınladım ve yakın zamanlarda bu roman esasında yazdığım senaryoyu tamamladım.
Aynı zamanda ben JİPTO oyununun yaratıcısıyım.1987de ilde keşif etdiyim şu oyun tezlikle Yakutiyanın milli sporuna çevrilmiştir. Bu oyun Batıda media ve uzmanlar tarafından da büyük ilgiyle karşılanmıştır.

- Sayın Türgen! Sibiryada yaşayan Saha-yakutlar en uzaklarda meskunlaşmış türklerdir. Sahanın erazisi Fransadan 6, Türkiyeden 4 defa büyükdür. Onlar Türkiye ve Azerbaycanla ilgileniyorlarmi?
- Kuzey Sibiryada yaşayan Saha-yakutlar tüm türklerle ilgileniyor ve anlıyorlar ki, bizim dilimiz türk diline mahsustur. Şuna örnek olarak şair, bilim adamı ve şaman Bere-Hatunun (Lyuda Yegorova) bir şiirine göz atalım:

Has birdi türk süreger
(Her bir türkün yüregine)
Ölböt çeçik - töröbüt sir
(Ölmez çiçek - doğum yer)
Aydaah künü serge tutar
(Ayı, güneşi ayna tutar)
Menge Tangra - Gök börö
(Tandık Tanrı - Gök Börü)
Türkü küter serin kumis
(Türkü bekler serin kımız)
Sur sonogos, kusteh at
(Boz koşucu, güclü at)
Harangattan sirdir sulus
(Karanlıkda yağar yıldız)
İli tutar alban at
(Dövletdir ünlü ad)

- Saha Cümhuriyetini bayrağında mavi renk beyaz güneşle Ebedi Göğün (Köh Tengrı, Tangra) Tanrı sembölüdür. Böyle iddia etmek olurmı ki, Türkiye ve Azerbaycanın medeni etkileri praktik olarak Bering boğazınadek yayılır?
- Gerçekden, Yakutiyayı Amerikadan yalnız Çukotka ayırmaktadır. Saha Türk dünyasına mensupluğun gürunu duyuyor, hunların ve eski türklerin tarihi ile ilgilenir. Eposlarda kendilerini Gün Ulusunun halkı sanıyorlar. Fakat, hunlar Orta Asyada «Gün» halkı adıyla tanınırlar. Saha Cengizhan döneminden sonrakı türk tarihi ile az ilgi göstermektedir, neden o zamanlar onların ecdatları Kuzeye göçmüşlerdi. Ancak düşünürüm ki, aslında, bugün türk halklarının medeni birliyinin yeni sembollarını yaratmag zor bir iş değil.

- Hangi sembollardan konuşuyosunuz?
- Türk halklarının yaklaşmasında Attilladan bahs eden sinema filmin yaratılması büyük röl oynaya bilir. Attila türklerin dünyada daha çok tanınan tarihi şahsiyyetidir. Onun döneminde babalarımızın medeni birliyi hala mövcut idi ve gerçekce, güzel yapılacak sinema filmler şu kayb edilmiş birliyin intibahına yardımcı ola bilir. Sinema filmin sahnelerinde yer alacak fotograflar, hun mutfak eşyaları ve başka eşyalar evlerimizin bezeyine çevrile, bizim ortak köklerimize ilgiyi artıra ve aramızdakı effektiv işbirligini hızlandıra bilir.
Gerçek olarak, medeni birliyin sembolları içinde daha çok ilgi doğuran her bir türk evine dahil ola bilecek eşyalardır. Mesela, her saha ailesinde çoron (kımız için tahta kedehler), homus (vargan - müzik aleti) ve yakut bıçağı var. Aileler çoğunlukla JİPTO için güzel dekoratif takımlara sahipdir. JİPTO çağdaş yakut kültürünün sembolüne çevrilmektedir.
Büyük Attila 15 yüzyıl sonra – kendisinin mühteşem döneminden sonra hunların torunları olan türk halklarına yardım ede bilir ve biz nihayet, uluslararası düzeyde medeni ve verimli işbirliyine başlaya bileriz. Şu, daha çok Türkiyenin Avrupa Birliyine girmesi için reyin hazırlanmasına da imkan yarada biler.
İşin kolay tarafı JİPTO-nun Türkiye ve Azerbaycan ve diger Türk Cümhuriyetlerinde milli oyuna çevrilmesidir. Daha sonra bu oyunla dünyanın dinc şekilde "intellektüal işğalı"na başlamak olur. JİPTO-nun kalite ve imkanları Batıda eğitim ve kültür uzmanlarını hayran edir ve ilgi çekmektedir.


- Genelde, Attila hakkında sinema filim hangi şekilde Türkiyenin Avropa Birliyine girmesi için kamuoyunun formalaşmasına yardım ede biler?
- Ben Marsel Briondan sitat getirmek isterim: "Dövlet adamları, onların hangi milletden olmasından asılı olmayarak, artık inkar ede bilmezlerki, dünya tarihinde en büyük hükmdarlardan biri olan bu şahsın pilanı Avrupanın birliyine nail olmak olub". Fransa Akademisinin ünlü üyesi Attilanın Avrupa Birliyinin atalarından biri olduğu fikrindedir. Yeri gelmişken, Parisin "E-dite" yayım evi "Attilanın dostları" romanımı "Attila: ilk avrupalı" (Avrupa halklarının ilk birliğinin yaratıcısı anlamında) adı altında yayımlamayı bana önermiştir. Paris yayım evinin böyle adı niye seçmesi aydın meseledir. Avrupalı okur Mişel Lua, Filipp Gioym, Marsel Buvye-Acam ve başka müelliflerin emekleri neticesinde kendileri için Attilanın yeni suretini keşif edir. Attilayı "Kuzeyin Sezarı" adlandırmışlar, o mühteşem emperatorluk yaratmış, Doğu Romayı diz çöktürmüş ve Batı Roma emperatorluğunu asılı duruma salmıştı.
Benim "Atillanın dostları" romanımı aşağı yukarı 40 yıl süresinde kaynakları dikkatle öyrenmek esasında - benim ecdadlarımın koruyub sakladığı geleneksel din ve yaşam tarzlarını, aynı zamanda onların adet ve mantalitesi barede olonhoda (türk eposunun en arhaik nevi) verilenleri öyrenmekle yazmışım. Ben Attilanın izi ile Fransa, Almaniya ve İtaliyaya defalarca seferlere yollanmışım. Benim eserimde tarihi olaylar, aynı zamanda hunların mantalitesi, örf ve adetleri daha gerçekce kaleme alınmıştır.

- Fransız sinematografcıları sizin roman esasında büyük filim çekmek istiyorlar. Senaryonun yazılmasını da size itibar etmişler. Deyilenler Sizin - ünlü sovyet alim-matematikcisinin - şimdi fransız yazarı ve sinematografcısı olmanız anlamına geliyormu?!
- Gerçekden de, "Agora Medias" şirketi bana senaryoyu sipariş etmiş, ben de bu günlerde onu tatamlamışım. Senaryocu gelecek filminin süjesini bitkin şekilde benimsemeli ve personajlarını iyi tanımalıdır. Hiç bir fransız senaryocu kendisini eski çöl halklarının yaşam tarzını ve mantalitesini iyi bilen gibi göstere bilmez. Benim babalarımsa aynen, Attilanın hunları gibi yaşamışlar. Bu gün Sahada çoğları böyle hayat tarzını şimdi de sürdürmektedirler.2001 yılında ben "Attilanın dostları" tarihi romanını yayımladım ve az önce roman esasında yazdığım senaryoyu bitirdim. Fransızlar bu senaryo esasında Attila hakkında filim çekmek istiyorlar.Ben aynı zamanda JİPTO oyununun müellifidiyim. 1987 yılında keşif ettiyim şu oyun hızlı bir şekilde Yakutiyanın milli spor dalına çevrilmiş ve Batıda uzmanları hayran burakmıştır.- "Attilanın dostları" romanı esasında fransız dilinde yazdığım senaryo yakın zamanda ingiliz diline tercüme edilecek. Daha sonra "Agora Media" firması filmin çekilişi üçün partnyorlar aramağa başlayacak. Ama, onların filimi her hangi bir Hollivud şirketi ile birge çekeceklerinden korkuyorum.

- Böyle olursa, siz çok para kazana bilirsiniz.
- Tamamile mümkündür. Lakin ben fransızların türk sinematografcılarıyla işbirliyi etmelerini isterdim. Attilanın - türk halklarının tarihi şahsiyetinin Avrupa halklarının çoksayılı kralları ve diğer başçıları ile, Roma kibarlarının ve hiristiyan kilisesinin görkemli temsilcileriyle ortak dil bula bilmesi faktı tarihi gerçeyin korunmasıyla geniş şekilde tebliğe, popülerleşmeye layikdir. Şu ise yalnız türk sinematografcılarının katılmasıyla mümkün ola bilir.

- Şu, oldukca güzel bir iş olardı! Şimdilik bir kadar JİPTO hakkında konuşalım. Uzmanlar şu oyunu satrançla tutuşturur ve onun güzel geleceyi olacağını vurğuluyorlar.
JİPTO-yu iki kişi oynuyor, bazı hallerde tek ve ya birçok kişiyle oynamak olur. Satranç ilgilileri için burada figurların roklak versiyonu vardır. Kart ilgilileri kumara benzer JİPTO-ya üstünlük verirler. JİPTO-nun fala bakmak variantı - «Jiptomansi» oyunu da vardır. Oyuncular JİPTO-nun sahasında bir-birinden deyişik olarak yüzlerce, binlerce variantını oynaya bilirler.
JİPTO-ya merak praktiği olarak tüm yaratıcılık kabiliyetinin açılmasına yardım olabilir. 1993 yılından Dünya JİPTO Federasyonu (FİDJİP) fealiyet göstermektedir. JİPTO Avrupa intellektüalları ve kitlevi informasiya vasıtaları tarafından merakla karşılanıyor. Mesela, Fransanın matematik uzmanlığı komisyonun baçkanı Andre Deledikin reyini: «JİPTO bizi hayran etdi, çünkü o özünde sade ve esas şeylerin zenginliyini eks etdirir. Kaydaların sadeliyi onu istenilen yaşta insanlar için oyundur. Bununla birlikte, o zengin oyundur. İntellektüel ve strateji planda zenginliyi neticesinde o hem lise, universite ve yüksek seviyeli ilmi merkezler için perspektiflidir».
Başka bir makalesinde Andre Deledik yazmıştır: «XXI yüzyılın başlanğıcında sade kaydalarla strateji oyun meydana geldi - çocuklar onu 4 ve ya 5 yaşlarından oynaya bilir, universite alimleri ise iyi strateji seçmek için hayli zaman tüketmeliler. Bu oyun satranç, dama, tavla ve s. kimi «klassik» oyun olmak için bütün kalitelere sahiptir».
Yakutistanda JİPTO milli intellektüal spor haline çevrilir, çocuk yuvasından universitetlere kadar eğitim zamanı ondan faydalanılır, Yakutistan universitetinde ögretmenlere öğretilir.
Avrupa talant Assosiasiyası JİPTO-dan bilimli çocuklarin yaratıcılığını geliştiren oyun gibi istifade edirler. Yakutistan, Fransa, Japoniya ve Amerika ressamları JİPTO-nun dekoratif ve sanatsal kompozisyalarının yaratılmasında iştirak edirler. UNESKO-da iki JİPTO Sanatı sergisi hayata geçirilir.
Fransa yazarı Mark-Alfred Pellerin 2000 yılda Parisin ünlü «Gallimard» yayınevinde ilan etmış «Korkmayı unutma» romanının bir çok sahnelerine JİPTO-yu dahil etmiştir. Pellerin «Albin Michel» yayınevinde başka bir "İnokenti" romanı ise tümüyle JİPTO-nun tesiri altında yazılmaktadır.


- JİPTO-yu mesela, meşhur oyunlardan «Monopoly» ile mükayese etmek olabilirmi?
«Monopoly» ABD-de yaranmıştır, «Trivial Pursuit» ve «Pictionary» oyunları Kanadalılara aittir. Onların başarısı Amerikanın büyuk firmalarının reklam kampanyalarının neticesidir. Şu oyunların yaratıcıları multimilyoner oldular, Rob Angel («Pictionary»yi yapanı) milyarderdir.
JİPTO yalnızca oyun değil, medeniyet eseri ve ona göre de onun başarısı diğer oyunların uğurunu üstesinde olabilir.JİPTO-nun sanatsal ve dekoratif kompozisiyaları evleri bezeyir, onu duvarlardan resim tablosu gibi asarlar, hediye verirler, variantlarının çoklugu ile bağlı kolleksiya obyektidir. JİPTO-nun 2480 oyun versiyonu vardır. Biz deyiriz:

JİPTO = Hediye + Ev bezeyi + 1001 oyun ... hepsi bir tek oyun tablosunda!


JİPTO-nun yayım hakkının bütünlükde bir yayım evi firmasına verile bilmez. Çünki, o, teklikde ağacdan, halçadan ve sofradan ibaret JİPTO takımını - JİPTO sahası için lazım olanları ve bizim yaratdığımız diğer modelleri hazırlaya bilmezdir. Türkiye’de JİPTO intellektüal sporun yeni milli haline çevrile biler. Oyun her türk evine hem çagdaşliğin, hem de kendi kültürüne ve tarihi köklerine bağlılığının sembolü gibi olabilir. JİPTO-nun esasında eylenceli teleoyunlar ve programlar hazırlamak mümkündür. JİPTO Türkiyenin başka bölgelere geniş yayılarak daha sonra dünyanın yeni "intellektüal fetihi» olabilir.
(Ekspress, 5-6.11.2003)